Aşırı aktif mesane nedir?
Oldukça spesifik idrar kaçırma türü olan aşırı aktif mesane (AAM) ani, kontrol edilemeyen bir idrar yapma dürtüsü ile tanımlanan yaygın bir alt üriner sistem disfonksiyonudur. Gün içerisinde idrar kaçırmalara neden olabileceği gibi gece yatak ıslatmaya da neden olabilmektedir. Genellikle aşırı aktif mesane problemine sahip çocuğu olan aileler çocuklarına sürekli tuvalet ihtiyacı olup olmadığını sorarlar ancak ani idrar yapma hissi çocuğun çok az idrarı olmasına rağmen sıklıkla yaşadığı bir durumdur. O nedenle mesanenin aşırı dolu olmasıyla ilgili bir durum olmayıp aksine AAM’si olan çocuklarda artmış çiş yapma sıklığının yanı sıra küçük miktarda işemeler de oldukça tipiktir. Çok nadir olarak da AAM’li çocuklar hapşırırken veya gülerken de idrar kaçırabilmektedirler. Çocukların sürekli alt ıslatma kaygıları yaşamaları ve sürekli tuvalete gitme istekleri, çocukları sosyal ve duygusal gelişimlerini negatif yönde etkilemektedir. Ayrıca AAM çocuklarda birtakım mesane ve böbrek problemlerine de neden olmaktadır. Bunlar arasında en sık görülenler; mesanenin tamamını boşaltmada zorluk, böbrek rahatsızlıkları yaşanma riskinde artış ve idrar yolu enfeksiyonu riskinde artış görülebilmektedir.
AAM’nin nedenleri nedir?
Mesanemiz idrarı depolarken mesane kasları gevşektir ve pelvik taban kasları aktif haldedir. Mesane belli bir miktar idrar ile dolduğunda, beynimiz mesaneye sinyal gönderir. Mesane kasları kasılır ve idrarı işeme deliğinden (üretradan) dışarı atar. Pelvik taban kasları gevşer ve idrarımızı yaparız.
Mesanedeki kaslar çok aktif olduğunda AAM ortaya çıkar. Bu durumda, mesane tam olarak dolmadan mesane kasları işemek için kasılır. Çocuk ani ve acil idrara çıkma ihtiyacı hisseder. Çok küçük hacimlerde çişini yapar.
Her yaştan çocuğu etkileyebilen AAM’nin diğer nedenleri aşağıdakiler de olabilir:
- Kabızlık problemleri yaşamak
- Sık idrar yolu enfeksiyonları
- Kaygı bozukluğu
- Kafeinli içecekler veya gazlı içecekler içmek
- Sinir hasarları
- Tuvaletteyken mesaneyi tamamen boşaltmaktan kaçınmak
- Altta yatan uyku apnesi
Bazı çocuklarda, olgunlaşmada bir gecikme olabilir ve yaşla birlikte AAM problemi hafifleyebilir veya ortadan kalkabilir. Fakat AAM ile birlikte fonksiyonu bozulan pelvik taban kasları tedavi edilmemiş olur ve bu durum çocuk yetişkin yaşa geldiğinde farklı problemlerin görülmesine yol açabilir.
AAM’ nin belirtileri nelerdir?
Çocuklarda AAM'nin en yaygın belirtisi, tuvalete normalden daha sık gitme dürtüsüdür. Gün içerisinde normal tuvalete gitme sıklığı yaklaşık 4-7 kezdir ancak AAM’li çocuklarda bu sayı oldukça artmaktadır. Tuvalete gitmemek için sıvı kısıtlaması yapmalarına rağmen tuvalete gitme sıklıkları gün içerisinde 10’u geçmektedir.
AAM rahatsızlığı mesanenin dolum fazına ait bir problemdir. O nedenle mesaneyi oluşturan iç kaslar, mesane tam dolu olmasa bile kasılır hale gelerek çocuklarda tuvalet ihtiyacı hissi oluşturur. Bazı durumlarda aileler çocukların tuvalet ihtiyaçlarının geldiğini doğrudan anlayamazlar. Şayet gün içerisinde ani sıkışma hissini baskılamak için çocuğunuz çiş tutma manevraları yapıyor ise (bacaklarını çaprazlama perine bölgesine elle baskı yapma, çömelme, hareketsiz kalarak kitlenme, perine bölgesine baskı yaratacak zeminlere oturma gibi) AAM rahatsızlığının belirtilerini yaşıyor olabilir.
Bir diğer belirtiler arasında; idrara çıkma dürtüsünün yaşanmasına karşılık idrar yapamama veya çok küçük hacimde işeme, sık geçirilen idrar yolu enfeksiyonları ve gündüz ve gece yaşanan çiş kazaları bulunmaktadır.
AAM’ de genellikle kullanılan tedaviler nelerdir?
- Mesane eğitimi:
Mesanenin yeniden eğitilmesi, bir idrara çıkma programına bağlı kalmak ve idrar yapma isteği olsun ya da olmasın idrara çıkmaya çalışmak anlamına gelmektedir. AAM’de iyi öğretilmiş ve başarılı şekilde uygulanmış bir mesane eğitimi birincin basamak tedavi yaklaşımı olarak kullanılmaktadır. Bu eğitim sayesinde Bu eğitim sayesinde günlük hayatında yapılan alışkanlık değişimleriyle çocuğun mesanesi yeniden eğitilmektedir. Bu yüzden bu eğitimin tecrübeli ve devamlı takip halinde olan bir çocuk ürolojisi uzmanı ve pelvik taban fizyoterapisti tarafından verilmesinde fayda vardır.
- Biofeedback eğitimi:
Biofeedback ürolojide branşında ilk kez aşırı aktif mesane şikayeti olan hastalarda kullanılmıştır. Günümüzde ise disfonksiyonel işeme, mesane duvar kası – mesane boynu kasları uyumsuzluluğu bozuklukları, aşırı aktif mesane, az aktif mesane gibi bütün mesane problemlerinde kullanılabilmektedir.
Amaç işeme kontrolünde önemli yer tutan pelvik taban kaslarının doğru ve etkin kullanılmasını sağlamaktır. Pelvik taban kasının gerginliği, yorgunluğu ve dayanma gücü tedavi öncesi ve sonrası mutlaka değerlendirilmeli ve buna göre tedavinin gidişatı belirlenmelidir.
Pelvik taban kaslarını eğitmek için biofeedback tedavisi tek başına yeterli kalmamaktadır. Etkili bir pelvik taban rehabilitasyonu için biofeedback tedavisinin yanında; farklı egzersiz yaklaşımları, manuel terapi, solunum ve duruş eğitimi, gevşeme eğitimi gibi farklı fizik tedavi modaliteleri de tedaviye eklenmelidir. Bu rehabilitasyon, çocuk ürolojisi uzmanı kontrolünde pelvik taban fizyoterapisti tarafından yapılmalıdır.
- İlaç tedavisi:
İlaç tedavisi başlanmadan önce mutlaka detaylı bir değerlendirme yapılmalıdır. AAm^ye eşlik eden kabızlık veya idrar yolu enfeksiyonu problemi var is öncelikle bu şikayetlere yönelik ilaç reçetelendirmesi yapılmalıdır.
AAM’ de kullanılan ilaçlar aşırı aktif çalışan mesane iç kasının gevşetilmesine yöneliktir. Böylece mesana iç kaslarının aşırı aktivitesi önelnerek tuvalete çıkma isteği ve sıklığı en aza indirgenmektedir. Bu tarz ilaçların kullanımına karar verilmeden önce çocuk ürologu tarafından detaylı muayene ve klinik krar verme tecrübesi gerekmektedir. Bazı ilaçlar kabızlık ve ağız kuruluğu gibi yan etkiler gösterebilmektedir. İlaçlar pelvik tabak kas rehabilitasyonu yapılmaksızın kullanıldıkları taktirde etkinlikleri düşük olup, alımı kesildiğinde şikayetlerin yeniden geri gelme olasılığı oldukça yüksektir. Bu nedenle aileler genellikle ilacı kestiklerinde her şeyin en başa döndüğünü fark ederler. Yapılan araştırmalarda AAM’ da uzun dönem tedavinin ancak pevik taban kaslarına yönelik egzersizlerle olabileceği vurgulanmaktadır.
- Günlük yaşam değişiklikleri:
Mesane problemlerinde günlük yaşamda yapılan bir takım değişiklikler tedavinin önemli bir parçasını oluşturmaktadır. Yapılabilecek bir takım günlük yaşam değişiklikleri:
Çocuğunuzun kafeinli içecek ve yiyeceklerden uzak durmasını sağlayın. Kafein mesaneyi rahatsız eden bir mesane iritanıdır.
Mesaneye iyi gelecek yiyecek ve içeceklerin tüketilmesini sağlamak. Bu yiyecekler arasında kabak çekirdeği, kızılcık suyu ve su bulunmaktadır.
- Nöromodülasyon (Yüzeyel Elektrotlarla Elektrik Stimülasyonu)
Sinir stimulasyonunun mekanizması halen tam olarak anlaşılmamakla birlikte, sakral sinir köklerinin stimülasyonunun pelvik taban, mesane ve mesane çıkışı arasındaki refleks yollarının modülasyonu sağladığı kabul edilmektedir. Klinikte sinir stimülasyonu tedavisi; sakral bölgeye ve ayak bileğinin çevresindeki mesaneyle alakalı sinirlerin geçtiği bölgeye uygulanır. TENS cihazı kullanılarak yapılır. Bu bir cerrahi işlem değildir. Sticker şeklinde yapışkanlı elektrotlarla çok rahat uygulanabilir. Hiçbir yan etkisi bulunmamaktadır.
Tuğtepe Çocuk Urolojisi ve Cerrahisi olarak AAM problemini nasıl tedavi ediyoruz?
Öncelikle kliniğe başvuran her grup hastamızda olduğu gibi detaylı hikaye alımı yapıyoruz. Ardından fizyoterapistlerimizce pelvik taban kas değerlendirmesi yapılıp, kasların fiziksel durumuna göre bir tedavi planı çiziyoruz. Fizyoterapistlerce yapılan ilk seansımızda detaylıca sağlıklı mesane-bağırsak eğitimi (üroterapi) veriyoruz. Eğitimimizin içerisine beslenme alışkanlıklarından, su tüketiminden, tuvalet postür eğitimlerine kadar uzanan geniş yelpazede bilgiler bulunmakta. Klinik olarak fizyoterapistlerce yapılan bu ilk eğitim seansına oldukça değer veriyoruz ve anlatılan bilgilerin çocuk ve aile tarafından uygulanmasını istiyoruz. Böylece yapılacak olan pelvik taban rehabilitasyonu seanslarında maksimum verim alınmasını hedefliyoruz. Ardından fizyoterapistlerce yapılan pelvik taban rehabilitasyon seanslarımıza başlıyoruz. Seanslarda yapılan uygulamalar içerisinde solunum egzersizleri, manual terapi yaklaşımları, klinik egzersizler, elektroterapi uygulamaları ve biofeedback eğitimleri bulunmakta olup seansların gidişatına göre yapılacak olan uygulamaların yoğunluklarını değiştiriyoruz. Tedavi algoritmalarımız her çocuğa özgü olup, çocuğun ihtiyaçlarına göre zenginleştiriyoruz ve böylece tedavi başarımızı arttırıyoruz. Uyguladığımız tedavilerdeki primer amacımız AAM’li olan çocuğun sürekli çişini tutmaya çalışması sonucu fonksiyonu bozulan pelvik taban kaslarını yeniden işleyişini sağlıklı yapar hale getirmek. Böylece AAM’li çocuklarda yapılan pelvik taban kas çalışmaları sonucu sık tuvalete gitme, ani sıkışma hissi ve de küçük hacimli işemelerin önüne geçiyoruz. Yapmış olduğumuz tedavi ile çocuklarımızın mesane kapasitesini arttırarak, aşırı aktif çalışan mesane kaslarının sakinleşmesini sağlayarak yaşıtları gibi sağlıklı mesaneye sahip olmalarına destek oluyoruz.