- Gece alt ıslatma nedir?
Gece yatak ıslatma, gece çiş kaçırma ya da enürezis olarak adlandırılan bu problem 5 yaşını geçmiş çocuğun istemsiz olarak uyku sırasında idrar kaçırması olarak açıklanır. Gece uykusunda kaçırmanın görülebileceği gibi gün içerisindeki uykularda da görülebilir. Geceleri 6 ay’ dan daha kısa süre kuru kalınan durumlarda primer enürezis, 6 ay’dan daha uzun süre kuru kalınan durumlarda ise sekonder enürezis tanımlaması kullanılmaktadır. Hastalığın teşhisinde ardışık en az 3 aydır devam ediyor ve ayda en az bir gecenin ıslak geçiyor olması önemli bulgulardandır.
- Tanısı nasıl konur?
Her çocukta farklı olabilmekle birlikte yatak ıslatmanın altında yatan sebebin belirlenebilmesi için;
- Fizik değerlendirme
- Aile öyküsü, günlük sıvı alımı, mesane- bağırsak alışkanlıkları, eşlik eden diğer rahatsızlık (diyabet, nörojenik rahatsızlar vb.) ve şikayetlerin tartışılması
- İdrar tahlili
- Mesane ve böbrekler için radyolojik görüntüleme tetkikleri
- Ve diğer değerlendirme yöntemleri kullanılmaktadır.
- Ne kadar sık görülür?
Yatak ıslatma çocuklar arasında çok yaygın olarak görülen bir problemdir. 10 yaş altındaki çocukların yaklaşık %5 -10 ‘nu etkilerken, daha büyük yaş grubundaki çocukların %1,3’ ünü etkilemektedir. Erkeklerde (%22), kızlara (%15) oranla daha fazla görülmektedir.
- Hangi çocuklar risk grubundadır?
Cinsiyete olan dağılımda erkeklerde kızlardan daha sık görülmektedir. Herhangi bir kültür ya da ırka bağlı olarak görülmemektedir. Başlıca risk grupları şu şekildedir;
- Stres ve kaygı: Bazı duygusal durumlardan kaynaklı yatak ıslatma şikayetleri görülebilir. Ancak bu durumun uzun vadede devam etmesi ya da eşlik eden gündüz bulgularının çok sık olması beklenmemektedir. Bu sanılanın aksine klinikte çok az rastladığımız bir gruptur.
- Aile öyküsü ( genetik yatkınlık): Bir çocuğun ebeveynlerinden biri veya her ikisi de yatağı çocukken ıslatması, çocuklarının da yatağı ıslatma olasılığını yükseltmektedir.
- Dikkat eksikliği/ hiperaktivite bozukluğu (DEHB): DEHB olan çocuklarda yatak ıslatma şikayeti daha yaygın görülmektedir.
- Gece alt ıslatmanın belirtileri nelerdir?
İsminden de anlaşılabileceği gibi çocuğun uyku esnasında, ister gündüz ister gece uykusu olsun, istemsiz bir şekilde iç çamaşırını, kıyafetini ya da bulunduğu yeri ıslatacak kadar idrar kaçırması en belirgin bulgusudur. Bu çocuklarda gece bulgularının yanı sıra gündüz bulguları da eşlik ederek alt üriner sistem bozuklukları görülebilir.
Gece bulgularına eşlik eden gündüz bulguları:
- Gündüz idrar kaçırma
- Tuvalete gitme konusunda acil hissetme
- İşemeyi ertelemek için bacaklarını çaprazlama, genital bölgeyi elle bastırma, dans etme şeklinde çeşitli manevraların kullanılması
- Kesikli işeme
- İşemeyi başlatmakta zorluk (dirençli işeme)
- İşemeyi başlatmak içşn karın kaslarını kasarak ıkınma tarzı işeme
- İşeme sonrası damlatma
- İşeme sonrası mesaneyi tam boşaltamama hissi
- Zayıf akımlı işeme
- İşeme esnasında veya sonrasında genital bölgede oluşan ağrı (pelvik ağrı)
- Gece yatak ıslatmanın nedenleri nelerdir?
- Uyarılma bozukluğunun varlığı: Enürezis hastalığının temel nedeni tam olarak bilinmemekle birlikte, çeşitli faktörlerin rol oynadığı düşünülmektedir. Enürezis olan çocuklarda uyarılma ile ilgili bir bozukluk vardır. Gece yatak ıslatan çocukların uyku sırasında uyarılma eşiklerinin çok fazla olması nedeniyle dışarıdan gelen herhangi bir uyarana karşı cevap vermede ya gecikirler ya da cevap veremezler. Bu durum mesaneden beyne giden “Çişim var, tuvalat git !” emrinin algılanamamasına ve beyinden idrar yolunun kapanmasını sağlayan pelvik taban kaslarına giden “Çişi tutmak için çalış !” emrinin iletilmemesine neden olur. Böylelikle uyku sırasında açık olan idrar yolundan idrar çıkışı olarak alt ıslatma durumu gerçekleşir.
- Mesanenin küçük olması: Çocuğunuzun mesanesi, gece boyunca üretilen idrarı tutacak kadar gelişmemiş olabilir.
- Gece üretilen idrar miktarının fazla olması: Hormon dengesizliği nedeni ile çocukluk döneminde, bazı çocuklar gece idrar üretimini yavaşlatmak için yeterli anti-diüretik hormon (ADH) üretmezler.
- İdrar yolu enfeksiyonu: Enfeksiyonun varlığı çocuklarda idrarı kontrol etmeyi zorlaştırabilir. İdrar yolu enfeksiyonun varlığında, yatak ıslatmanın yanı sıra, gündüz kazaları, sık idrara çıkma, kırmızı veya pembe idrar ve idrar yaparken ağrı gibi durumlar da olabilir.
- Uyku apnesi: Bazen yatak ıslatma, sıklıkla iltihaplı veya genişlemiş bademcikler veya adenoidler nedeniyle çocuğun nefes almasının uyku sırasında kesildiği bir durum olan obstrüktif uyku apnesi gece idrar kaçırmaya neden olabilir. Bu çocuklarda horlama ve gündüz uyuşukluğu gibi durumlar da gözlenebilir.
- Diyabet: Diyabetin varlığı gece uyku kaçırmanın sebepleri arasında bulunabilmektedir. Özellikle geçmişte idrar kaçırmayan ve aniden kaçırmaya başlayan çocuklarda gece idrar kaçırma diyabetin ilk belirtisi olabilir.
- Kronik kabızlık: Dışkı kontrolünde kontrol sağlayan kaslar, idrar tutma kontrolünde de görev almaktadır. Kabızlık uzun vadede, bu kaslar işlevsiz hale getirerek, geceleri yatak ıslatmanın sebebi olarak görülebilir.
- Yapısal problemin varlığı: İdrar yollarında veya sinir sisteminde yapısal bir problemin varlığı yatak ıslatmanın bir sebebi olabilmektedir. Bu durum çocuğun nörolojik sistemindeki veya idrar sistemindeki bir problemle ilişkilidir.
- Nasıl tedavi edilmektedir?
Tedaviye başlanmadan önce gece yatak ıslatmanın neden olduğu çok iyi anlaşılmalıdır. Altta yatan sebep bulunduktan sonra ertelenmeden çocuğa en uygun tedaviye başlanmalıdır. Yatak ıslatma şikayetine eşlik eden kabızlık, diş sıkma, uyku apnesi gibi diğer sağlık problemleri de eşlik ediyor ise mutlaka tedaviye eklenmelidir.
- Gece alarmı: Islaklığı algılayan sensör ve ses çıkaran cihazdan oluşan bir sistemdir. Çocuğu iç çamaşırına takılarak, ıslaklığın algılanması ile çalarak çocuğu uyandırır ve geri kalan idrarın tuvalete boşaltılmasına destek olur. Düzenli kullanımı ile zamanla idrarın tutulmasını sağlayan pelvik taban kasları refleks olarak çalışmaya başlar böylelikle tuvalete boşaltılan idrar miktarı gün geçtikçe artmaya başlar. Bir süre sonra hiç alarmın çalmadığı, kuru geceler başlar. Yapılan araştırmalarda ilaç tedavisinden daha uzun süreli etkisi olduğu görülmüştür. Herhangi bilinen bir yan etkisi bulunmamaktadır. Pelvik taban rehabilitasyonu olmaksızın tek başına kullanıldığı durumlarda şikayetlerin tekrar etme durumu ile karşılaşılabilmektedir.
- İlaç tedavisi: Gece üretilen idrar miktarı azaltmak için desmopresin kullanılabilmektedir. Ancak ilaçla çok fazla sıvı tüketmek genellikle sorunlara neden olabilir. çocuğunuzun ateş, ishal veya bulantı gibi belirtileri varsa desmopressinden kaçınılmalıdır. Şayet çocuğun küçük bir mesanesi varsa, oksibutinin gibi antikolinerjik ilaçlar başlanarak, mesane kasılmalarını azaltılması hedeflenmektedir. Ancak bilinmelidir ki tek başına ilaç tedavileri uzun vadede başarıyı sağlamamaktadır. Pelvik taban rehabilitasyonu ile kombine edilen tedavilerin başarı olasılığı daha fazladır.
- Yaşam alışkanlıkları değişimi: Beslenme ve tuvalet alışkanlıkları hakkında yapılacak basit değişiklikler ile semptomlar indirgenebilir. Yapılabilecek bazı değişiklik önerileri şu şekildedir;
- Gece alarmının düzenli kullanılması
- Yaşına uygun günlük su tüketimini takip edilmesi ve su tüketimi konusunda teşvik edilmeli
- Mesaneyi rahatsız edecek sıvı ve yiyeceklerden kaçınılması
- İşeme saatlerinin oluşturulup, takip edilmesi
- Yatak odası ve tuvalet arasının gece boyunca aydınlatılması
- Kabızlığın engellenmesi
- Uyumadan önce tuvalete gidilmesinin teşvik edilmesi
- Pelvik taban kas rehabilitasyonu: İdrar tutmayı kontrol eden kas gruplarının eğitilmesi ve sağlıklı çalışmasını destekleyen rehabilitasyon yaklaşımını içermektedir. Tedavi içerisinde çeşitli manuel terapi, solunum egzersizler, duruş ve tuvalet postürü eğitimleri, beslenme ve egzersiz önerilerinin bulunduğu detaylı bir tedavi seansını içermektedir. Biofeedback ve nöromodülasyon uygulamaları tedaviye yardımcı ekipman olarak kullanılmaktadır.
- Tedavi edilmez ise ne gibi problemlere yol açabilir?
Gece yatak ıslatma şikayeti zamanla geçmesi beklenmemesi gereken ve aileler tarafından önemsenmesi gereken bir sağlık durumudur. Tedavi edilmediği taktirde daha ciddi alt üriner sistemi etkileyecek problemlere yol açabilmektedir. Şikayetlere neden olan durumlar tespit edilerek tedaviye başlanması ileride görülebilecek daha karmaşık sağlık sorunlarının önüne geçilmesinde önemli rol oynamaktadır.
Tedavi edilmeyen veya tedavisi geciktirilen çocuklarda;
- Özgüven kaybı
- Kızgınlık ve umutsuzluk
- Utanç ve suçluk
- Başarısızlık duygusu
- Kendisini yaşıtlarından daha geri hissetme
- Kendi benliğini küçük görme ve değersiz hissetme
- Kendini toplumdan soyutlama ve içine kapanma
- İletişim kurmak istememe ve sosyalleşmeme
- Kendini mahçup ve yetersiz hissetme gibi psikolojik problemler görülebilmektedir.
Unutulmamalıdır ki psikolojik nedenlerden dolayı gece yatak ıslatma çok nadir olarak görülmektedir. Yani psikolojik nedenler idrar kaçırmanın bir sebebi değil, sonucu olarak görülmeli ve önemsenmelidir.
- Tuğtepe Çocuk Üroloji ekibi nasıl tedavi ediyor?
Ekip olarak multidispliner çalışmanın ne kadar önemli olduğunun farkındayız. Enürezisin ürolojik bir problem olmanın yanı sıra idrar kontrolünü sağlayan kas gruplarındaki bir problemden kaynaklandığını da bilmekteyiz. Bu nedenle tedavi yaklaşımımızdaki çeşitli modaliteleri kombinleyen pelvik taban kas rehabilitasyonunun etkinliğine çok inanmaktayız. Doktorumuz ve pelvik taban fizyoterapistlerimiz her hastadan sonra konsültasyon yaparak, çocuğa özgü tedavi yaklaşım haritasını belirlemekte ve belirli seans aralıklarında kendi içerisinde tartışmaktadır. Yapılacak olan seansların sıklıkları ve sayısı ekimizin değerlendirmesinden sonra karar verilmektedir. Bu süreçte çocukların tedaviye motive olarak gelmesi ve verilen ev egzersizlerinin düzenli olarak yapılması oldukça önem arz etmektedir.
Unutulmamalıdır ki, enürezisin tedavisi bir ekip işidir. Ekibin en önemli kahramanı da çocuklardır.